10 Haziran 2010 Perşembe

Kaçıp Gidesim Var

Hiç kimse değişmiyor, aynen son bıraktığım gibi. İçimi sızlatan, hayal kırıklıkları içerisine yuvarlanmama vesile olan onun geçmişte olduğundan hiç mi hiç farkı yok.

Bu kadar zaman geçti karşıma çıktı yine aynı hep aynı. O kadar çaba sarf etmeme rağmen gönülden bağlandığım onun ile bir daha temas etmeme gayretlerim boşa gitti. Nerden çıktı geldi bilmem ama hiç iyi etmedi.

Onu görür görmez, sesini ve kendine has kokusunu duyar duymaz, beynim istem dışı bir hareketle hafızamı , geriye onun ile birlikte geçirdiğimiz unutulmayan o güzel günlere  geri sardı birden. Kafamı dağıtmaya, o film şeridi gibi kafamdan geçmekte olan hayatımın en güzel anlarını gözlerimin önünden kaçırmaya çalıştım panikle. Bunları yapmaya çalışırken , onu yok sayarak unutmaya çalışırken, karşısında durmuş sırf havadan sudan konuşayım diye iyice saçmalamaya başladım. Ama nafile.. Kafa gitti bir kere.. Onu geri döndürmek mümkün değil.

Mantık dışı söylemler, hareketler yaparak sanki geçmişe bir zaman makinesi ile geri dönmüş , aradan hiç yıllar geçmemiş, eskiden olduğu gibi tutkulu iki aşık gibi başbaşa kalıp birbirimizin gözlerinin içinde kaybolurken ellerimizi birbirine kenetler ve bir yandan kahvelerimizi yudumlar halde buldum kendimi.

Kesinlikle kaybettim kendimi diye içimden geçiriyor ancak bu iç sesimi , mantığımı, gördüklerim, gözlerim kesinlikle doğrulamıyordu. Karşımda duran o duru güzelliği ve beyaz teni ile ışıl ışıl parlayan, bugün olsa yine yapardım, onu severdim diyeceğim  ile karşılıklı oturuyordum.

Ne olduğunu anlayamadan yine kendimi, onun büyüsüne kaptırmış ağzım yarı açık bilincim kapalı ne dediğini, anlattığını bile tam olarak dinlemeden sadece gözlerinin içini, daha derinleri hayranlıkla izlerken bulmuştum. Herhalde dışarıdan birisi resmimizi çekse, vücut dilimden ve halimden lisedeki aşıklar gibi ilk buluşma gerginliğini ve stresini aynı zamanda suratımdaki o aptal gülümsemem ile beraber "Hayatın İçinden - Kaybetmeye Mahkum Olanlar" resim yarışmasında bu resim ile dereceye girerdi diye düşünüyorum. Hatta tablosu bile yapılır ileride tarih kitaplarında aptal aşıkların sonu böyle oluyor diye çocuklara, bu tablonun bir minyatürü "Bkz. Şekil A1" şeklinde görsel olarak anlatılır.

Her güzel şeyin olduğu gibi yine bu sürpriz karşılaşmanın da sonu gelmiş çatmıştı. İşi vardı ve gitmek için izin istiyordu. Daha da kötüsü bir daha ne buluşacak ne de görüşecektik. İki eski "dost" tesadüfen karşılaşmış ve aradan geçen bunca zaman içerisinde neler yaptıklarını birbirlerine anlatmışlardı hepsi o kadar. Her gün belki de milyonlarca böyle iki eski dostun karşılaşıp kimisinin ayak üstü kimisinin ise bizimki gibi daha teferruatlı bir organizasyona girişerek yaptığı gibi.

Ama benim için sanki hayat bitmiş, son nefesimi az sonra verecekmişim gibiydi. Sanki o vedalaşmadan sonrası yoktu hayatımda , planlanmamıştı, yazılmamıştı.

Nitekim o kalktıktan sonra ben yaklaşık bir saat kadar daha kendime, günümüze gelmeye çalıştım. 4-5 fincan kahve içtiğimi hatırlıyorum. Etrafta oturan, birbirleri ile cilveleşerek tatlı tatlı sohbet eden çiftleri görmezden gelerek orada bulduğum tarihi geçmiş bir dergiyi karıştırdım bu bir saat içerisinde.

Kafeden , aniden bastıran yağmurdan ıslanmamak için ince montumu başıma siper ederek hızlıca çıktım. Yağmurdan kaçışan insanlara, onun yürüdüğünü düşündüğüm arnavut kaldırımı taşlarının arasından oluk oluk hızlıca akan yağmur sularına gözlerim daldı birden ıslandığımı bile unuttum.

Acaba ?? Kendimi suçlayarak ağır adımlar ile evin yolunu tuttum. Acaba herşey farklı olabilirmiydi ? Boşver dedim sonra kendi kendime, geçmiş  yaşadığımı unutturuyordu, esir ediyordu kendine. Çok uzun zaman geçmiş dersimi çalışmış ve diğer güzel anılarımın arasına arşive kaldırmıştım onu çoktan. Nerden geldi aklıma böyle ? Nerden çıktı karşıma ? Hadi bakalım neyse gireyim şuradaki bara içerisi oldukça kalabalık ve insanlar da eğleniyor. Kaybetmek yok her son yeni bir başlangıç olduğu gibi her kaybedilen de kazanılan yeni bir tecrübe, ders ve daha mutlu olmak için bu yolda atılan önemli bir adım, korkusuzca, daha kaliteli ve cesaret ile yaşamaya devam.