Ben aklımda yarattığım bir kadına aşık oldum, gözüm ondan başkasını görmez oldu. O kadar gerçekti ki kokusunu bile duyabiliyordum. Saçlarını yanaklarımda gezdiriyor, sıcak nefesini yüzümde hissediyor, kalbini sanki elimde tutuyormuşcasına, sanki benim vücudumda atıyormuş gibi yakınımda hissedebiliyordum. Yüzünün ve vücudunun tüm sıcaklığını emiyor, onu sımsıkı sarmış, tüm duyularım ile en ufak bir ürpertisini bile hissetmeye çalışıyordum. Ruhlarımız sanki bir olmuş, aynı bedende kalbimiz çarpıyor, nefes alıyor ve sessizliğimizi dinliyorduk.
Onunla beraber koltuğumuzda uzanıp televizyon seyretmeyi, sabahları kalktığımda onu görerek güne başlamayı, çarşıda beraber dolaşmayı, ona sımsıkı sarılarak geceleri gökyüzünde yıldızları seyretmeyi, ona ellerimle balık yedirmeyi, ağladığında gözyaşlarını silerek yaşlı gözlerinde yansımamı seyretmeyi, kimselere aldırış etmeden sahilde liseli çocuklar gibi elele koşarak çimlere atlamayı , muhteşem toprak ve deniz kokusu ile gözlerinde kaybolarak ciğerlerimi doldurmayı, daha önce kimsede görmediğim kadar güzel ve tatlı gülümsemesini hergün bir kere daha görebilmeyi, onu kaybetmekten korkarak ölümsüz olmayı düşledim.
Onun ile yarattığım yatakta yattım, kusursuz bir dünyada kusursuz bir beraberlik ve adanmışlık yaşadım. Herşeyin kusursuz olması için sadece onun olması yeterdi. Tüm sevinçlerimi, üzüntülerimi, kimsenin bugüne kadar girmediği, görmediği, duymadığı iç dünyamda ne kadar sevgi kaldı ise, ortaya çıkardım. Tüm duvarlarımı indirdim. Ona koşulsuz, şartsız bağlandım, kendimi adadım, teslim oldum. Hiçbirşey gizlemedim, ne düşündüysem, hissettiysem söyledim, onu dinledim. Onun hakkında en ufak bir şüpheye kapılmadım, tüm içtenliğim ve saflığım ile ona güvendim, sarıldım. Tüm yargılarımdan arındım. Onun da bana teslim olması, sevmesi için içimden Tanrı'ya yalvardım. Hayata gelişimin bir amacı var ise eğer, bu olması için dua ettim. Gözlerim yaşlı, ona karşı hislerimin de karşılıklı olmasını diledim.
Cevabını almadan , daha şimdiden kendimizi mutlu bir çift olarak görmeye başlamıştım bile. Onun ile geçen hergün, sayısız öpüşmeler, mutluluk dolu kahkahalar, hiç bitmeyen konuşmalar, herşey çok güzeldi. Birbirimiziçin yaratılmıştık. Birbirimizi çok iyi anlıyor, gelecek ve çevre kaygısı olmadan günümüzü gün ediyorduk. Sınırsızca ve biraz da fütursuzca harcıyorduk zamanı. Cennete şimdiden gitmiştik. O kadar kusursuzdu ki herşeyi olduğu gibi kendimizi hiç sınırlamadan yaşıyorduk. Çekince, gurur ve korkulara yer yoktu ilişkimizde. Nerdeyse anne karnından çıktığımız an gibi saf ve temizdi herşey, başa dönmüştük, daha önce hiçbirşey yaşanmamış, birbirimizin gözlerine bakarak bu dünyaya merhaba demiştik.
Bu birliktelik, aşk, ilişki, teslim olma adına her ne derseniz deyin, sonsuza kadar ruhum ile başka bedenlerde de var olmaya devam edecek, bedenin sadece bir araç olduğunu unutmadan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder