23 Nisan 2008 Çarşamba

Yeni Bir Yaşam

17/1/2008
Yeni bir yaşam
Yaşamım boyunca , hep farklı birisinin insan yığınının arasından çıkıp bana doğru geleceğini , bana doğru hamle yapıp " işte geldim , buradayım" diyeceğine inanmışımdır. Şu ana kadar kalabalığın arasından henüz kimse ileriye doğru çıkıp o sihirli cümleyi söylemedi, hamle yapmadı , ama yapacak , buna adım gibi eminim!!!

O cümle benim asıl yaşantımın başlangıcıdır. Bundan sonra ölünceye dek dinleyeceğim , beraber yaşlanacağım kişinin dudakları arasından çıkmıştır.

İş ve ev arasında geçen hayatımın bazen dayanılmaz bir hal aldığına son zamanlarda sıkça şahit oluyorum. Hayat devamlı bir mücadele içinde geçiyor , gayet doğal , öyle de olmalı zaten.

Acaba çok mu haksızlık ediyorum diğerlerine , hayatta daha başka ne dertler ile , büyük sorunlar ve zorluklarla boğuşan bu kadar insan varken , kendi başıma belki bir otel odasında , ofisimde , yemek yerken , yalnız olduğumda azıcık bile olsa kalbim sızlasa ve sımsıkı sarılacak , beraber ağlayabileceğim , gülebileceğim , yanında dünyanın en mutlu insanı olacağım birisini düşlediğimde ??

Utanıyorum kendimden , dünya'da ne sorunlar , ne zorluklar çeken bunca insan varken ben bunları düşünmemeliyim. Uzun süredir , geçmiş korkularıma yenilerek , duygularımı bilerek bastıran ben , ciddi bir ilişkiye bile girmekten korkarak yaşadım. Ancak çoktan anladım ki yalnızlık bana göre değil. Acı olan bunu anlayana kadar belki de beni gerçekten seven insanları kırdım ama kedimi uzaklaştırmanın hep onların iyiliği için olduğunu düşündüğümden yaptım bunu. Bu belki büyük bir hataydı bilemiyorum... Belki benimle mutlulardı , ancak ben bir şekilde aynı mutluluğu tadamamıştım. Kendimi ona adamak , o farklı olana tapmak istemiştim. Bana yaşattığı mutluluğun kat kat fazlasını ona yaşatmak istemiştim. Şartlar ve koşullar ne olursa olsun daima güvenebileceği , huzurlu hissedeceği , mutlu olacağı ve yanımdan hiç ayrılmak istemeyeceği bir ortam yaratmak istedim. Belki bunu tam olarak başaramadım , nedeni de onun bana hamle yapan , benm için gelen kişi olduğuna inanmamam , o kişi değildi.

İşte yine yalnız olduğumda hissettiğim o küçük utanç veren içimdeki sızı sonucu ortaya çıkan kelimeler bunlar , tam olarak değil tabi , yazıya dökmek kolay değil dokunamadığım , tadamadığım şeyleri.

İçimden sessizce konuşuyor , haykırıyor , isyan ediyorum artık. Yok mu o kalabalığın içerisinde gerçekten benim için gelen birisi ?? Kendim , olduğum gibi yerken , içerken , konuşurken , gülerken , giyinirken , kısacası bir başkası olmadan beni kabul edebilecek , beni deli gibi sevecek , benimle yaşlanacak birisi yok mu bu dünyada ?? Sabır sabır sabır.... nereye kadar ? sabretmek istemiyorum artık !!! Yaşadığım her anı onunla paylaşmak istiyorum artık , soğuk bir kış günü , güneşin altında denizi , yelkenlileri , kuşları beraber seyretmek istiyorum , sahilde beraber yürümek , beraber yemek yemek , müzik dinlemek , uyumak , film seyretmek , ona sımsıkı sarılmak , gözlerinin içine bakarak onu ne kadar çok sevdiğimi fısıldamak istiyorum..

Geçenlerde o kalabalığın dalgalanmaya başladığını ve sanki arkalardan birisinin göründüğünü hissettim. Bekledim ama gelmedi , ama emindim birisi vardı , göz göze geldik bir an. Tereddüt ediyordu öne çıkıp çıkmamakta. O olduğunu anladım , anladım çünkü o farklıydı , sıcak gülümseyişi , renkli gözleri , sempatik tavırları ve zekası ile kalbimi daha fazlası aklımı fethetmişti bile. Tamam dedim , bu o. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Yeni bir hayata başlıyordum , akıl oyunu değildi bu , emindim çünkü hissettim , hislerim beni asla yanıltmadı. Herşeyimi ona vermeye , kendimi ona adamaya hazırdım. Çekiniyordu , çünkü tanımıyordu beni. Onu anlıyordum , istediği zamanı ona vermeye hazırdım , onu istiyordum , onun da beni istemesini herşeyden çok istiyordum , dualar ediyordum. Hayatımda en çok bunu istiyordum , hiçbir şeyin önemi yoktu artık ondan başka. Kendimi , onun sevmesini sağlamak için yeniden yaratmaya bile hazırdım neredeyse. Acaba nasıl bir benden hoşlanır diye düşünüyordum. Değişemeyeceğimi bildiğimden ve onun da kendim gibi olmamı tercih ettiğini bildiğimden , benden hoşlanmasını , beni sevmesini istedim. Sadece bir onayı yeterdi hayatımın değişmesi için , yüzmüş artık kuyruğuna gelmiştim. Sadece beni sevmesi artık yeni hayatımın başlangıcına yetecekti. Hazır hissediyordum , çok emindim kendimden , sadece onun işaretini bekliyordum , herşey hazırdı. O kadar sevinçliydim ki , artık gelmişti o , kalabalıktan , saklandığı yerden çıkmış , güzel yüzünü göstermişti bana. Tamamdı , bu kadar dedim içimden. Bunca yıl beklediğime değdi , tam olarak istediğim o idi.

Henüz o onayı vermedi bana , sadece bir "evet" demesi yeterliydi. 4 harfli bir kelime benim tüm hayatımı kökünden değiştirecekti. Bu kadar , herşey bu kadar basitti. O beni mutluluktan uçuran hislerim şimdi de onun beni asla onaylamayacağını söylüyordu. Beni ne olduğum gibi ne de bir başkası olarak sevmeyecekti. Bunu belki de beni üzmemek için söylemiyordu ama tavırları ve sözleri ile açıkça belli ediyordu. Uzunca bir süredir bu kadar üzüldüğümü hatırlamıyorum. Genelde çevremdekilere yansıtmaktan kaçınırım ruh halimi , hislerimi ama bu defa üzüntümün ağırlığı altında eziliyordum , onunla başetmem çok zor oluyordu.

Gerçekten o farklıydı , hayatımda gördüğüm diğerlerinden farklıydı. O benim için gelmişti , bunu biliyordum , emindim . Peki o zaman niye onaylamadı , niye "evet" demedi ? Niye birlikte yeni bir hayata başlamak istemedi ? Niye onu sevmeme izin vermedi ? , onu mutlu etmeme...
Bunu asla bilemeyeceğim , bu beni çok üzüyor , bu sefer yanlış giden neydi ? Başka bir sefer olsa umurumda değil , ama niye o ? Mutlaka bir sebebi var ama ben asla bilemeyeceğim ve asla onunla yaşlanamayacağım , başımı omuzuna yaslayamayacağım , elini tutamayacağım , ona bir daha asla dokunamayacağım , asla...

Hiç yorum yok: